Cinsel taciz, kadınların ve kızların hareket özgürlüğünü azaltır. Okula, işe ve sosyal hayata katılma yeteneklerini azaltır. Temel hizmetlere erişimlerini ve kültürel ve rekreasyonel faaliyetlerden yararlanmalarını sınırlar ve sağlıklarını ve refahlarını olumsuz etkiler.
Bu makale, farkındalığı artırmayı, mağdurları güçlendirmeyi ve bu kritik konuyu çevreleyen anlayışı geliştirmeyi ve nihayetinde tacizin gölgelerinden arınmış bir topluma katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Türkiye’de yasal yönler, tacize karşı katı yasaları, failler için ceza ve para cezalarını kapsamaktadır.
Geçtiğimiz günlerde ABD’li yazar Haley Byrd Wilt’in kaleme aldığı “insan hakları Dünyasında Cinsel Taciz Sorunu Var” başlıklı ve aralarında Dolkun İsa’nın da bulunduğu birçok kadın aktivistin erkek liderler tarafından cinsel tacize uğradığını belirten bir yazı okuduk.
Liderlik ve kültür değişimi, cinsel tacizi sona erdirmek için kalıcı ve anlamlı örgütsel değişimin temelidir. Şimdi Uygur toplumundan giderek artan bir ses Dolkun İsa’nın görevden alınmasını talep ediyor. Yaptığı yanlışların sorumluluğunu üstlenmelidir.
Cinsel tacizden kurtulan her kişinin sesini duyurmayı, haklarını korumayı ve adalete ve iyileşmeye yönelik yolculuklarını desteklemeyi hak ettiğine inanıyoruz.
