Perimenopoz (menopoza giden geçiş evresi) uzun zamandır orta yaş deneyimi olarak kabul ediliyor ve genellikle 40’lı yaşların sonlarındaki kadınları etkiliyor. Ancak yeni araştırmalar, 30’lu yaşlardaki kadınların önemli bir kısmının tıbbi yardım almaya yetecek kadar şiddetli perimenopoz semptomları yaşadığını ortaya koyuyor.
Flo Health ve Virginia Üniversitesi’nden araştırmacılar, 4.432 ABD’li kadın üzerinde yaptıkları bir ankette, 30-35 yaş aralığındaki kadınların yarısından fazlasının doğrulanmış Menopoz Derecelendirme Ölçeği’ni (MRS) kullanarak orta ila şiddetli menopoz semptomları bildirdiğini buldu.
Semptomları hakkında tıp uzmanlarına danışanların dörtte birine perimenopoz teşhisi kondu. Bu, perimenopozun öncelikle 50’ye yaklaşan kadınlar için bir endişe kaynağı olduğu varsayımını sorguluyor.
Tanınmayan Belirtiler
Perimenopozla ilişkili fiziksel ve duygusal semptomlar yeterince incelenmemiş ve genellikle doktorlar tarafından göz ardı edilmiştir. Bu araştırma, bu semptomların ne kadar yaygın olduğunu, kadınlar üzerindeki etkilerini daha iyi anlamak ve doktorlar ile genel halk arasında farkındalığı artırmak için önemlidir.
Tıbbi tanımlar iyi yerleşmiş olmasına rağmen, kamuoyunun anlayışı hala karışık. Birçok kişi “menopoz”u hem perimenopoz hem de postmenopoz için genel bir terim olarak kullanıyor. Bu karışıklık, kadınların bu geçiş döneminde hazırlıksız ve desteksiz hissetmelerine katkıda bulunuyor.
Perimenopoz Herkeste Farklı İlerleyebilir
Perimenopoz yolculuğu değişiktir. Bazı kadınlar yönetilebilir semptomlarla 5-7 yıllık sorunsuz bir geçiş yaşarken, diğerleri günlük yaşamı etkileyen fiziksel ve psikolojik zorluklarla on yıl süren bir mücadeleyle karşı karşıya kalır.
Erken ve Geç Perimenopoz
Araştırmacılar, “Perimenopoz genel olarak erken ve geç evrelere ayrılabilir,” diye açıkladı. Erken perimenopoz tipik olarak ara sıra adet görmeme veya adet düzensizliği içerirken, geç perimenopoz daha fazla adet düzensizliği ile adet görmeden geçen daha uzun dönemler içerir ve 60 günden bir yıla kadar değişir.
Çalışmada perimenopoz ile önemli ölçüde ilişkili sekiz belirti belirlendi:
- 60 gün adet görmeme hatta 12 aya kadar adet görmeme
- Sıcak basmaları
- Vajinal kuruluk
- Cinsel ilişki sırasında ağrı
- Son dönem döngü uzunluğu düzensizliği
- Kalp çarpıntısı
- Sık idrara çıkma
Semptom şiddeti genellikle yaşla birlikte artarken, 30’lu ve 40’lı yaşların başındaki kadınlar hala önemli semptom yükü yaşadı. 30-35 yaşındakiler arasında %55,4’ü orta veya şiddetli semptomlar bildirdi ve 36-40 yaşlarındaki kadınlarda bu oran %64,3’e yükseldi.
Genellikle perimenopoz için çok genç olduğu düşünülen önemli sayıda kadın, perimenopozla ilişkili semptomların yüksek seviyelerde olduğunu söyledi. Kreatin Nedir ve Neden Önemlidir? Düzenli Alınmalı mı? Kimler İçin Uygun?
Menopozda Psikolojik ve Fiziksel Semptomlar
Çalışma, farklı perimenopoz evrelerinde semptom sunumunda kalıplar ortaya koydu. Kaygı, depresyon ve sinirlilik gibi psikolojik semptomlar ilk önce ortaya çıkma eğilimindedir ve 41-45 yaşlarındaki kadınlarda zirveye ulaşıp azalmaya başlar.
Cinsel işlev bozukluğu, mesane sorunları ve vajinal kuruluk gibi fiziksel sorunlar 51 yaş ve üzeri kadınlarda zirveye ulaştı. Sıcak basması ve gece terlemeleri gibi klasik menopoz semptomları 51-55 yaşları arasında en yaygındı ve genç kadınlar arasında en az yaygındı.
Bu bulgular, perimenopozun öngörülebilir bir semptom ilerlemesi izlediğini, ruh hali değişiklikleri ve bilişsel sorunların ilk önce ortaya çıktığını, daha sonraki aşamalarda daha belirgin fiziksel semptomların takip ettiğini göstermektedir.
Gecikmiş Tıbbi Müdahale
Yüksek semptom yüküne rağmen, genç kadınların perimenopoz için tıbbi yardım arama olasılığı çok daha düşüktür. Çalışma, 56 yaş üstü kadınların %51,5’inin doktora danıştığını, 30-35 yaşındakilerin ise yalnızca %4,3’ünün bunu yaptığını buldu. Ancak tıbbi tavsiye arayanlar arasında, 30-35 yaşındakilerin dörtte birinden fazlası ve 36-40 yaşındakilerin %40’ı perimenopoz tanısı aldı.
Çalışmada, üç alanda semptom şiddetini ölçen geçerli bir araç olan Menopoz Derecelendirme Ölçeği (MRS) kullanıldı: psikolojik semptomlar, somato-vejetatif semptomlar (ateş basması ve uyku sorunları dahil) ve ürogenital semptomlar. MRS puanları 51-55 yaş grubunda en yüksek olsa da, daha genç kadınlar hala önemli bir semptom yükü bildirdi.
Farkındalık Açısından Etkileri
Bu çalışma önemli çünkü bize hangi semptomları ne zaman bekleyebileceğimizi söyleyen ve kadınların perimenopozal semptomları beklediğimizden daha erken yaşadıkları gerçeği konusunda bizi uyaran bir perimenopozal semptom yörüngesi çiziyor” diye belirtti doktor.
Bu bulgular daha erken eğitim ve desteğe ihtiyaç olduğunu vurgulamaktadır. 30’lu ve 40’lı yaşların başındaki kadınlar düzensiz döngüler, ruh hali değişiklikleri ve uyku bozuklukları gibi semptomları perimenopoz belirtileri olarak fark edemeyebilir ve bu da yanlış tanıya veya tedavi fırsatlarının kaçırılmasına yol açabilir. Bu araştırma, sağlık hizmeti sağlayıcılarının bu semptomları değerlendirirken daha yaş kapsayıcı bir yaklaşım benimsemesini talep etmektedir.
Ek olarak, perimenopozun değişkenliği, yönetime tek bir yaklaşımın yetersiz olduğu anlamına gelir. Psikolojik semptomlar erken perimenopozda baskın olabilirken, vazomotor ve ürogenital semptomlar sonraki aşamalarda daha belirgin hale gelir. Bu geçişleri anlamak, tedavi stratejilerini bireysel ihtiyaçlara göre uyarlamaya yardımcı olabilir.
